MEVDUDİ

(1903-1979)

HAYATI VE İLMİ KARİYERİ

Ebü’l-A‘la Mevdudi, 25 Eylül 1903’te Hindistan’ın Haydarabad eyaletine bağlı Evrengabad kasabasında doğdu. Hz. Hüseyin’in soyundan geldiği için “Seyyid” unvanını taşıyan Mevdudi, ilk eğitimini babası Seyyid Ahmed Hasan’dan aldı. Küçük yaşta Arapça, Farsça, mantık, fıkıh ve hadis gibi temel İslami ilimleri öğrendi. 1914’te Medresetü’l-fevkaniyye’ye kaydoldu ve burada modern ve geleneksel eğitimi bir arada gördü. Babasının sağlık sorunları nedeniyle eğitimini yarıda bırakmak zorunda kaldı ve ailesinin geçimine katkıda bulunmak için çalışmaya başladı. Ancak ilimden kopmadı ve kendi kendini yetiştirdi.

1920’li yıllarda Hindistan’daki siyasi ve toplumsal hareketlere katılan Mevdudi, özellikle İngiliz sömürge yönetimine karşı mücadele eden gruplarla iş birliği yaptı. 1921’de Cem‘iyyet-i Ulema-i Hind’in yayın organı olan Müslim gazetesinin editörlüğünü üstlendi. Bu dönemde yazdığı yazılarda İslami cihad kavramını detaylı bir şekilde ele aldı ve bu konuda el-Cihad fi’l-İslam adlı eserini kaleme aldı.

CEMAAT-İ İSLAMİ’NİN KURULUŞU

Mevdudi, 1941 yılında Lahor’da Cemaat-i İslami adlı bir teşkilat kurdu. Bu teşkilat, İslami değerleri toplumsal ve siyasi hayata hakim kılmayı amaçlıyordu. Mevdudi, Cemaat-i İslami’nin lideri olarak Pakistan’ın kuruluşundan sonra da faaliyetlerini sürdürdü ve İslami bir devlet modeli oluşturmak için çaba gösterdi. 1947’de Pakistan’ın kurulmasıyla birlikte Cemaat-i İslami, Hindistan ve Pakistan’da iki ayrı teşkilat haline geldi. Mevdudi, Pakistan’daki teşkilatın liderliğini üstlendi ve ülkenin İslami bir anayasa ile yönetilmesi için mücadele etti.

FİKİRLERİ VE İLMİ KATKILARI

Mevdudi, İslam’ın sadece bir din değil, aynı zamanda bir hayat nizamı olduğunu savundu. Ona göre İslam, siyaset, ekonomi, hukuk ve toplumsal düzen gibi hayatın her alanını kapsayan kapsamlı bir sistemdi. Mevdudi, Batı medeniyetinin seküler ve materyalist yapısını eleştirerek, İslam’ın insanlığın sorunlarına çözüm getirebilecek tek sistem olduğunu iddia etti.

ULUHİYYET VE İSLAM DEVLETİ ANLAYIŞI

Mevdudi’ye göre uluhiyyet (ilahi otorite) ve siyaset birbirinden ayrılamaz. Allah’ın mutlak hakimiyeti, insanların hayatını düzenleyen yasaların da ilahi kaynaklı olmasını gerektirir. Bu nedenle, İslam devleti, Allah’ın hükümlerine göre yönetilen bir devlet olmalıdır. Mevdudi, bu görüşlerini İslami Riyaset: Felsefe, Niẓam-ı Kar aor Usul-i Hükümrani ve Hilafet aor Mülukiyyet gibi eserlerinde detaylı bir şekilde ele aldı.

TECDİD VE İHYA HAREKETİ

Mevdudi, İslam toplumunun içinde bulunduğu gerileme ve sömürgecilik sorunlarını aşmak için bir tecdid (yenilenme) ve ihya (canlandırma) hareketi başlatılması gerektiğini savundu. Ona göre, bu hareket, İslam’ın temel kaynaklarına dönerek, toplumsal, siyasi ve ekonomik alanlarda köklü bir değişim gerçekleştirmeliydi. Mevdudi, bu düşüncelerini Tecdid ü İhyaʾ-i Din adlı eserinde detaylandırdı.

KUR’AN TEFSİRİ VE SÜNNET ANLAYIŞI

Mevdudi, Kur’an’ın anlaşılır bir şekilde tefsir edilmesi gerektiğini savundu ve bu doğrultuda Tefhimü’l-Kurʾan adlı tefsirini kaleme aldı. Bu tefsir, hem rivayet hem de dirayet metotlarını bir arada kullanmasıyla dikkat çeker. Mevdudi, Sünnet’in İslam’ın temel kaynaklarından biri olduğunu vurguladı ve hadis inkarcılığına karşı mücadele etti. Sünnet ki Aʾini Haysiyyet adlı eserinde, Sünnet’in İslam’daki yerini ve önemini detaylı bir şekilde ele aldı.

SIKÇA SORULAN SORULAR

Soru: Ebü’l-A‘la Mevdudi kimdir?
Cevap: Ebü’l-A‘la Mevdudi, 20. yüzyılın önemli İslam alimlerinden ve siyasetçilerinden biridir. Hindistan’da doğmuş, Pakistan’ın kuruluşunda önemli rol oynamış ve Cemaat-i İslami teşkilatını kurmuştur.

Soru: Mevdudi’nin en önemli eserleri nelerdir?
Cevap: Mevdudi’nin en önemli eserleri arasında Tefhimü’l-Kurʾan, İslami Riyaset, Hilafet aor Mülukiyyet ve Tecdid ü İhyaʾ-i Din bulunmaktadır.

Soru: Mevdudi’nin İslam devleti anlayışı nedir?
Cevap: Mevdudi, İslam devletinin Allah’ın hükümlerine göre yönetilmesi gerektiğini savunur. Ona göre, devletin yasaları Kur’an ve Sünnet’e dayanmalıdır.

Soru: Mevdudi’nin tecdid ve ihya hareketi nedir?
Cevap: Mevdudi, İslam toplumunun içinde bulunduğu gerilemeyi aşmak için bir tecdid (yenilenme) ve ihya (canlandırma) hareketi başlatılması gerektiğini savunmuştur. Bu hareket, İslam’ın temel kaynaklarına dönerek toplumsal, siyasi ve ekonomik alanlarda köklü bir değişim gerçekleştirmeyi amaçlar.

Soru: Mevdudi’nin Kur’an tefsiri nasıldır?
Cevap: Mevdudi’nin Tefhimü’l-Kurʾan adlı tefsiri, hem rivayet hem de dirayet metotlarını bir arada kullanmasıyla dikkat çeker. Bu tefsir, Kur’an’ın anlaşılır bir şekilde yorumlanmasını amaçlar.

MEVDUDİ Tefsiri

PDF İndir PDF İndir